Almanya’da Sınır Dışı Kararları Artıyor: Türkler Kaçıncı Sırada?

Almanya'da 2023 yılının ilk yarısında sınır dışı edilme kararları belirgin bir şekilde artış gösterdi. Federal İçişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan raporlara göre, bu dönemde sınır dışı edilen kişi sayısında ciddi bir yükseliş var. Özellikle Avrupa dışından gelen göçmenler ve yasa dışı yollarla ülkede kalan kişiler, Almanya’nın yeni göçmen politikaları kapsamında sınır dışı ediliyor.

Gürcistan ve Arnavutluk İlk Sırada, Türkler Üçüncü

Almanya’da en fazla sınır dışı edilen vatandaşlar sıralamasında ilk iki sırayı Gürcistan ve Arnavutluk alıyor. Ancak Türk vatandaşları da listede üçüncü sırada yer alarak dikkat çekiyor. Türkler, Almanya’da sınır dışı edilen yabancı uyruklular arasında önemli bir yer tutmaya başlamış durumda. İçişleri Bakanlığı, bu artışı ülkede yasadışı yollarla kalan kişilerin sayısının artmasına ve göçmen politikalarında yapılan değişikliklere bağlıyor.

Göçmen Politikalarında Sıkılaştırma

Almanya’da artan sınır dışı vakaları, göçmen politikalarında yaşanan sıkılaştırmaların bir sonucu olarak değerlendiriliyor. Hükümet, yasadışı yollarla gelen ve kalma hakkı olmayan kişilerin hızlıca ülkeden çıkarılmasını hedefleyen yeni uygulamalar hayata geçiriyor. Almanya İçişleri Bakanlığı, sınır dışı sürecinin hızlandırılması için güvenlik güçlerine ek yetkiler verdi ve özellikle yasa dışı kalan göçmenlerin yakalanması konusunda daha sıkı denetimler yapılıyor. Sınır dışı edilme süreci artık daha sistematik ve kararlı bir şekilde yürütülüyor.

Almanya’nın Sınır Dışı Politikalarının Etkileri

Almanya’daki bu politik değişiklikler, göçmen topluluklarında büyük yankı uyandırmış durumda. Özellikle Türkler başta olmak üzere birçok göçmen grup, Almanya’daki yeni düzenlemelerden nasıl etkilenecekleri konusunda endişeli. Göçmen politikası tartışmalarında öne çıkan bu konular, Almanya'nın göç yönetimini sıkılaştırdığına işaret ediyor. 

Sonuç olarak, Almanya'nın sınır dışı politikalarında yaşanan bu artış, özellikle yasa dışı göçmenleri ve kalma hakkı olmayan kişileri hedef alıyor ve ülkede göçmen topluluklarının geleceği üzerinde önemli bir etki yaratıyor.